Tezin Türü: Doktora
Tezin Yürütüldüğü Kurum: İstanbul Ticaret Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2019
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: MOAZZAM NASEER
Danışman: AKTAŞ CELALETTİN
Özet:Web 2.0'ın icadı ve dijital cihazların çoğalmasıyla birlikte, basılı gazete, radyo ve televizyon gibi geleneksel medyanın tarih kitaplarındaki yerlerini alacağına kuvvetle inanılıyordu çünkü gençlik yeni medya ve onunla bağlantılı cihazların büyük etkisi altına girmişti. Bilim insanları, akademisyenler, hayırseverler ve aynı zamanda yaşamın her kesiminden yükselen sesler, dijital cihazların ve gençler arasında sosyal medya kullanımının bu kadar ani yükselişine duydukları kaygıyı dile getiriyordu. Bazıları yeni medyanın yalnızca bizim medyayla olan etkileşim biçimimizi değiştirmekle kalmayacağını aynı zamanda günlük yaşantımızı ve birbirimizle etkileşim biçimimizi derinden etkileyeceğini savunuyordu. Bazıları da kültürün ön temelinin, etkileşimin, tutumların ve davranışların yeni bir yönde formüle edileceğini ve şekillendirileceğini savunuyordu. Son yirmi yıl boyunca, bu olgunun derinliğini ve genişliğini anlamak için farklı bilim dallarını içeren birçok çalışma yapılmıştır; ancak sürekli değişen çevrimiçi ortam ortaya daha fazla zorluk ve fırsat çıkarmakta ve daha fazla endişe uyandırmaktadır. Sadece internete ne olduğunu anlamak için değil, aynı zamanda bu eğilimin gençlerin ve gelecek nesillerin yaşamlarına nasıl gölge düşüreceğini de tamamen ve deneysel olarak araştırmak, anlamak ve açıklamak için yeni teorik yaklaşımlar tanımlanmakta, yeni metodolojik boyutlar uygulanmakta ve yeni yollar araştırılmaktadır. Yeni Medya ve Toplum, çok disiplinli birçok araştırmada inceleme merkezi haline gelmiştir; ayrıca sosyal medya, farklı stratejiler ve analitik araçlar uygulayan birçok araştırmanın temelini oluşturan anahtar değişken haline gelmiştir. Ancak bilim insanları, yeni medyanın ortaya çıkmakta olan ve devamlı genişleyen alanının farklı boyutlarını açıklamayı yetersiz, yorucu ve elverişsiz bulmaktadır. Küreselleşme teorisini eleştirenlerinin çoğu, küreselleşme kavramının dünyanın her yerinde dengeli olmadığını savunuyor. Ayrıca birçok ülkenin küreselleşmenin farklı etkilerini gösterdiği de tartışılabilir. Böyle bir ihtilafta, gelişmiş ülkelerdeki Yeni Medya ve Toplum tartışmaları etrafında incelenen, tartışılan ve deneysel olarak araştırılan teorilerin, metodolojilerin ve değişkenlerin ancak bir kriter olarak kullanılabileceğini, bu nedenle hiçbir zaman gelişmekte olan veya az gelişmiş ekonomilerin gerçek yüzünü kapsamayacağını söylemek doğru olacaktır. Benzer şekilde, sosyal medya fikri ve onun genel olarak değişen etkileşim, pazarlama ve reklamcılık kültürü üzerindeki etkileri gelişmiş ekonomilerde büyük ölçüde değişmiş olabilir, çünkü internet kullanıcılarının yaşadığı atmosfer destekleyici, cesaretlendirici ve bağımlılık yapıcıdır. Bununla birlikte, benzer herhangi bir destekleyici vakanın gelişmemiş veya gelişmekte olan ekonomilerde bulunması zordur ancak Pakistan gibi gelişmekte olan ekonomilerde bu açıdan bazı izler bulunmaktadır. Türkiye, Pakistan ve Çin'deki internet kullanıcılarının sayısallaşmasının, bu tür tüketim ürünüyle ve yeni medyaya maruz kalmayla karşılaştırıldığında, dünyanın diğer yerlerinde gösterebileceği etkiyle aynı olmadığını belirtmek doğru olacaktır. Gelişmiş ülkelerde hakim kültürle ilgili öngörü veya gösterge olarak bazı olasılıkların ve benzerliklerin olduğunu söylemek yerinde olacaktır. Gelişmiş ekonomilerde farklı disiplinlerde incelenen metodolojileri ve değişkenleri, sadece kolaylık için değil aynı zamanda uygunluk için nüfusun durumuna ve ortamına göre araştırmak ve birleştirmek için de zaman uygundur. Türkiye ve Çin gibi toplumlarda literatürde ve şu andaki dijital çoğalmada sosyal medya ve dijital cihazların gençlerin farklı ürünler satın alma ve bazılarını diğerlerine tercih etme konusundaki tutum ve davranışlarını formüle etmeye nasıl yardımcı olduğunu açıklama konusunda bir boşluk bulunmaktadır. QR Kodlar son zamanlarda çevrimdışı ve çevrimiçi dünya arasındaki boşluğu doldurmak için yeni bir araç haline geldi; bu da tüketicilerin satın alma davranışlarına ve alışkanlıklarına cezbedilmelerini çok daha kolay ve kazançlı hale getirdi. QR Kodlar sadece bilgi boşluğu için değil, aynı zamanda geri bildirim ve iki yönlü iletişim modeli sağlamak için de büyük ölçüde kullanılmaktadır. İlk aşamada, QR Kodlar verilen herhangi bir ürünle ilgili bilgilerin yayılmasına yardımcı oldu; daha etkili konumlarda QR Kodlar, geri bildirim çözümleri için yaygın olarak kullanılmaktadır. QR Kodlar farklı kültürlerde gençlerin satın alma davranışlarının belirlenmesine yardımcı olur. Tüketicilik, pazarlamacıları, potansiyel tüketicilere ulaşmak için yeni stratejiler ve yeni ufuklar benimsemeye sevk etmişti. Üç ülke kültürünün araştırılması, araştırmanın yenilikçiliği üzerinde şaşırtıcı bir etkiye sahip olacak ve sadece etkinliğini anlamak için yeni yollar açmakla kalmayacak, aynı zamanda farklı ülkelerde kültürün mü yoksa okuryazarlık ve eğitim durumunu mu QR Kodların kullanımı ve tatminkârlığı üzerinde daha etkili olduğu sorusunun cevabını bulacaktır. Bu araştırmanın amacı (1) Türkiye, Çin ve Pakistan'daki üniversite öğrencileri arasında Dijital Medya Anlama Bilgisini araştırmak, (2) QR Kodların kullanımına ilişkin bilgi ve bilgi birikiminin ardından oluşan gençliğin İnanç ve Alışkanlıklarını araştırmak, (3) QR Kodları kullanmanın “amaç ve eylemlerinin” gerçekten onu tarayan kişilerin satın alma davranışına yönelik bir eğilim, bağlantı veya ilişki gösterip göstermediğini belirlemektir. Araştırma, Siyasi İletişim'den alınan temel kavramların, Sağlık İletişimi ve Psikolojisinden alınan teorik çerçevenin, İş ve Reklamcılık çalışmalarından uygulanan araştırma tasarımının ve Sosyoloji alanındaki sosyo-demografik değişkenlerin bir kombinasyonudur. Tartışma ve irdeleme, dijital medya ve yeni medya etrafında, sosyal medya ağlarının yayılmasının etrafında, tutumlarda ve satın alma davranışlarındaki değişiklik üzerinde dönmektedir.