INTERNATIONAL INTERDISCIPLINARY CONGRESS OF WOMEN IN SCIENCE "Diversity, Careers, Interdisciplinarity" , Sivas, Türkiye, 13 - 14 Ocak 2023, ss.530-531
ÖZET
Din olgusu tarih boyunca insan aklının en kadim ve en yaygın uğraşlarından biri olmuştur. Bireyin içinde duyumsadığı, duygu, düşünce ve davranış üzerinde önemli etkileri olan din olgusu çağdaş psikolojik yaklaşımlar tarafından kendini gerçekleştirme önündeki önemli bir engel olarak ele alınmış, yaygın bir biçimde ruhsal işleyişin dışında tutulmuştur. Bununla birlikte dini duygu ve deneyimin psişik bir olgu olarak bireyin ruhsallığıyla olumlu ve/veya olumsuz şekillerde ilişkili olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Bireyin öznel yaşantısında olduğu kadar ilişki dinamikleri üzerinde de belirleyici etkileri olan dinin, ruhsal ve fiziksel sağlık başta olmak üzere, mutluluk, yaşam doyumu, evlilik ilişkisi ve çocuk yetiştirme tutumları gibi insan deneyiminin çeşitli boyutları üzerinden daimî olarak tecrübe edildiği sayısız araştırma tarafından ortaya konmuştur. Sekülerleşme teorilerinin ileri sürdüğü ve dini anlam sistemlerinin etkisini yitireceğine ilişkin öngörünün aksine bireyin ruh sağlığında ve ilişkilerinde kimi zaman şekillendirici, yön verici, kimi zaman ise, özellikle öznel yorumlamalara bağlı olarak işlev bozucu bir biçimde deneyimlenerek etkisini sürdürdüğü bilinmektedir.
Dinin ruhsallık üzerindeki etkileri ağırlıklı olarak yaşamın rutin ya da olağandışı acılarıyla baş etmede önem arz eden yönüyle ele alınmış, ilişkiler ve etkileşimler açısından sahip olduğu işlevler görece daha az çalışılmıştır. Bu araştırma din olgusunun çift ilişkisi özelindeki anlamlarına odaklanmaktadır. Araştırma kapsamında aile sisteminin bir alt sistemi olan çift ilişkisi dindarlık zemininde incelenmiş, yaşları 32 ila 45 arasında değişen ve kendilerini dindar olarak tanımlayan sekiz kadın ve iki erkek yetişkinle Nisan 2021-Mayıs 2021 tarihleri arasında derinlemesine görüşmeler yapılmıştır. Dini etkinin incelemeye meydan okuyan soyut doğasına ilişkin derin ve anlamlı veriler elde edebilmek amacıyla araştırma olgu bilim deseninde yürütülmüştür. Bu bağlamda araştırmanın odağında dinî deneyimin özellikle ilişkiyi anlamlandırma ve ilişki sorunlarını çözme eksenli etkileri yer almıştır.
Araştırma herhangi bir değer yargısı merceğinden bakmayıp, incelemeye konu olan olgunun olduğu hali ve tüm yönleriyle betimlenmesine odaklanmaktadır. Araştırma sonucunda dini duygu ve deneyiminin çift ilişkisi üzerinde evliliğe kader inancı temelinde anlam verme; eşler arası anlaşmazlıklarda dini öğretilerin salık verdiği şekilde ılımlı, hoşgörülü ve affedici olma; dua yoluyla anlaşmazlıklarda kendi payına düşen sorumluluğu fark etme şeklinde sıralanabilecek yapıcı işlevlere sahip olduğu görülmüştür. Ek olarak, yetersizlik ve çaresizlik duygularını azaltan yönüyle dini inancın çiftlerde iyimser ve çözüm odaklı davranışlara katkı sağladığı belirlenmiştir. Bu bildiride söz konusu etkiler elde edilen bulgular çerçevesinde sunulacaktır.
Anahtar Kelimeler: Dinî tecrübe, Dindarlık, Çift İlişkisi
ABSTRACT
Religion has been one of man's oldest and most common pursuits throughout history. Contemporary psychological approaches have considered religion as an essential obstacle to self-actualization. However, it has crucial effects on the emotions, thoughts and behaviours an individual feels inside and has widely excluded it from spiritual functioning. In addition to personal life, religion also has essential functions in the individual's relational dynamics. Numerous studies have shown that religion is always essential, especially in mental and physical health, through various dimensions of human experience such as happiness, life satisfaction, marital relationship and child-rearing attitudes. Secularization theories argued that religious meaning systems would lose their effectiveness. However, contrary to this prediction, it continues to affect the individual's mental health and relationships positively and negatively.
Studies focused on the effects of religion on the psyche, mainly in the aspect of life that is important in coping with routine or extraordinary pains and have studied its effects in terms of relationships and interactions relatively less. This research focuses on the meaning of religion in the couple's relationship. For this purpose, in-depth interviews were conducted with eight female and two male adults between 32 and 45 who defined themselves as religious. The interviews were held between January 2021 and May 2021. Due to the abstract nature of the religious phenomenon, the research was carried out in a phenomenological pattern to obtain deep and meaningful data. In this context, the research mainly focused on the effects of religious experience on making sense of the relationship and solving relationship problems. The study, is not interested in any value judgments of religion aims to understand the phenomenon of religion as it is and with all its aspects.
Research results show that religious feelings and experience give meaning to marriage based on belief in destiny and support being moderate, tolerant and forgiving in conflicts between spouses as recommended by religious teachings, demonstrated through prayer to raise awareness of one's responsibility in conflicts. It also revealed that it contributes to optimistic and solution-oriented behaviours by reducing feelings of inadequacy and helplessness. This paper will present these effects within the framework of the findings obtained.
Keywords: Religious experience, Religiosity, Couple’s Relationship